Kur'an'daki Kullanımıyla Hayr:

        



‘Hayr’ kavram olarak bazen hem mal, hem de o malı Allah yoluna sarfetme iyiliğini veya infak anlayışını ifade etmektedir.



Allah’ın insana verdiği mal, -her ne kadar bazıları için şerr olsa da- bizzat hayr’ın kendisidir. Meselâ, Kur’an, Hz. Süleyman (as)a verilen atlara ‘hayr’ demektedir. (38 Sâd/32) Bir başka yerde ölen birisinin geride bir ‘hayr-mal’, bırakması durumunda onunla ilgili vasiyette bulunması gerekir deniliyor. (2 Bakara/180)



Mü’minler, Allah yolunda ‘hayr’dan ne infak ederlerse; bu, kendileri içindir. Onlar ‘hayr’ olarak infak ettiklerinin karşılığını tastamam alacaklardır. (2 Bakara/272-273) Görüldüğü gibi burada ‘hayr’ hem sahip olunan mal, hem de bu maldan Allah yolunda infak edilen pay, sadaka anlamına gelmektedir.



Bir başka âyette ise ‘hayr’ yine ikili bir anlam ifade ederek hem sahib olunan şey, hem takvaya bağlı olarak yapılan amel (iş) yerinde kullanılmaktadır:



“Sana neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki: ‘Hayır olarak infak edeceğiniz şey, ana-babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışadır. Hayr olarak ne yaparsanız, Allah onu şüphesiz bilir.” (2 Bakara/215)



‘Hayr’ kavramı Kur’an’da bir kaç anlamda daha kullanılmaktadır.



Allah’ın sayısız nimeti anlamında. (3 Âli Imran/26)



Bütün hayırların kaynağı olan vahy ve peygamberlik anlamında, ki vahye uyan mü’minler bir çok nimetlere, güzelliklere, sağlam bir inanca ve aralarında kardeşlik duygularına sahip oluyorlar. Bütün bunlar hayr’ın ta kendisidir. (2 Bakara/105 ayrıca bak. 16 Nahl/30)



Gerçek iman, ya da iman etme eğilimi, samimiyet ve iyi niyet anlamında (8 Enfal/70)



İman etmenin güzel sonucu, imanın olumlu etkisi anlamında (6 En’am/158)



Salih amel, hayırlı iş, kulluk ve sonucu güzel olan işler anlamında. (2 Bakara/110. 5 Maide/48. 21 Enbiya/90)