Existencializme

(Egzistansiyalizm)’in moral değerlere yaklaşımı da radikal inkârcıdır. Allah’ın varlığını -Allah kavramı, çelişkilidir- önermesiyle redderken, beşerî sınırsız hürriyete en büyük engel gören, başta J. P. Sartre olmak üzere  bu akım –ki, burada ateist kol sözkonusudur-, Allah’ın yokluğunu olup bitmiş bir olay kabul olarak kabulden sonra der ki; “Eğer Allah yoksa, akıl yoluyla anlaşabilen bir göğe kaydedilmiş özler, objektif değerler de yoktur, insanın değerleri yaratması gerekir, insanın tasarımı, projesi, yani öne doğru aksettirdiği düşüncesi, değerleri var eder/yaratır” (C. Moeller, J. P. Sartre ve Tabiatüstünün Bilinmemesi, s. 124) Bu düşünce tarzı, Sartre’da, Camus’de, kısmen Merleau-Ponty’de değerlerin, ideallerin inkârına, bütün spekülasyonun “yokluk” etrafında işlenmesine (nihilizm), inançlara ve aşkın varlıklara “isyan”a varmaktadır.[81]