Bakara Olayı:

Bakara sûresine de bu adın verilmesine sebep olan “bakara olayı” yukarıdaki âyetlerde açıklandığı üzere, Hz. Mûsâ döneminde meydana gelmiştir. Tefsirlerde geçtiği şekilde olay şöyle gelişmiştir: İsrâiloğulları içinde zengin bir adam vardı. Bunun da bir kızı ve fakir bir yeğeni vardı. Yeğeni amcasından kızını istedi. Adam kabul etmedi. Genç de buna kızarak “yemin ederim, amcamı öldürüp malını da kızını da alacağım” dedi. Delikanlı amcasına gelerek; “amca, şuraya tâcirler/satıcılar gelmiş, onlara gidelim de bir şeyler satın alayım. Seni yanımda görürlerse bana mal verirler” dedi. Amcası da geceleyin yeğeni ile birlikte çıktı. Yeğeni yolda onu öldürüp evine döndü. Sabah olunca da, hiçbir şey bilmiyormuş gibi amcasını aramaya başladı. Bulamayınca akşamki yere doğru gitti. Birkaç kişi amcasının başında toplanmıştı. Onlara: “amcamı siz öldürdünüz” diyerek diyetini istedi. Ağlayıp üstünü başını yırtmağa başladı.



Durumu Hz. Mûsâ’ya arz etti. Hz. Mûsâ da onlara diyet vermelerini emretti. Onlar da; “Yâ Mûsâ, biz katil değiliz; Rabbine duâ et, katili meydana çıkarsın” dediler. Mûsâ (a.s.) da onlara bir inek kesmelerini, etinden bir parçayı maktûle dokundurmalarını söyledi. Onlar da “böyle şey olur mu?” diye garipsediler. Hz. Mûsâ’nın bu talebinden kurtulmak ve başlarından savmak için ineğin nasıl bir inek olduğunu sordular. Her seferinde Hz. Mûsâ’ya karşılık vererek bu emri hemen yerine getirmekten kaçındılar. Çok uzun tereddütlerden sonra vasıfları yukarıdaki ilgili âyetlerde belirtilen ineği bulup kestiler. Etinin bir kısmını maktûle dokundurunca maktûl dirilip kendisini yeğeninin öldürdüğünü söyledi ve tekrar düşüp öldü. Bunun üzerine katile miras vermediler; bu olaydan sonra da bu hüküm devam etti.



Tefsirlerde anlatılan bu olay, Kitab-ı Mukaddes’te de geçmektedir.[76] Bu olayda, öldükten sonra dirilmeye açık işaret olduğu gibi; yahudileşen İsrâiloğullarının Mısırlılardan görerek benimsedikleri sığıra tapma olayının kaldırılması, tanrılaştırılan sığırın kesilip âcizliğinin vurgulanması vardır. [76]