Esas Büyük Hastalık Mânevî Olandır, Kalbin Hastalığıdır

.............



Meraz/hastalık kelimesi, Kur’an’da fiziksel hastalıklar için de kullanılmakla birlikte, çoğunlukla mecaz olarak mânevî hastalık için kullanılır. Haktan, doğruluktan ve güzel ahlâktan ayrılma, nifak (ikiyüzlülük) (2/Bakara, 10; 5/Mâide, 52; 8/Enfâl, 49; 9/Tevbe, 125; 22/Hacc, 53; 24/Nûr, 50; 33/Ahzâb, 12-32, hased (kıskançlık), şehvet (aşırı şehvânî/hayvanî duygular ve meyiller), fücûra (günah ve zinâ arzusu şeklinde ahlâksızlığa) niyetlenme (33/Ahzâb, 32-60; 47Muhammed, 20-29; 74/Müddessir, 31) gibi nefsî hastalıklar için kullanılır   



Kur’an, mü’minlerin imanlarını kuvvetlendirip (9/Tevbe, 124), onlara devâ olurken, münâfıkların da kalplerindeki hastalıklarını arttırmaktadır (2/Bakara, 10; 9/Tevbe, 125). Kur’an, zâlimler için şifâ olmak bir tarafa; onların yalnızca ziyanını arttırır (17/İsrâ, 82). İman etmeyenler için Kur’an bir körlüktür (41/Fussılet, 44).



Kur’an’a göre esas önemli olan hastalık, kalplerde olan mânevî hastalıktır, inanç hastalığıdır. Münâfıkların kalplerinde hastalık (nifak ve haset hastalığı) vardır. Allah da onların bu hastalığını çoğaltmıştır (2/Bakara, 10). Kur’an açısından hastalığın en önemlisi, mânevî olduğu gibi; şifâ da, esas olarak mânevî alan için sözkonusudur.  



Kur'an'da, kalplerin günah ve şirkle hastalıklı hale gelmiş  değişik durum ve özellikleri şöyle sıralanabilir:  Galiz (kaba ve katı) kalpler (3/Âl-i İmran, 159), eğri kalpler (3/Âl-i İmran, 7), gâfil ve gaflete düşürülmüş kalpler (18/Kehf. 28), taş gibi katı kalpler (2/Bakara, 74), kılıflı kalpler  (2/Bakara, 88),  hasta  kalpler  (2/Bakara, 10;  33/Ahzâb, 32),  mühürlü  kalpler (45/Câsiye, 23), bağlı kalpler (7/A'râf, 100), kapalı kalpler (41/Fussılet, 5), kör kalpler (22/Hacc, 46), kilitli kalpler (47/Muhammed, 24).