Konuşmada Güzellik ve Güzel Sözün Mâhiyeti:

“Kullarıma söyle; sözün en güzelini söylesinler...” (17/İsrâ, 53). Güzel söz; doğru, faydalı, sevindirici ve muhâtabın seviyesine uygun olan sözdür. Doğru sözdür: “Ey iman edenler! Allah’tan korkun, haramlardan sakının. Doğru söz söyleyin ki Allah işlerinizi düzene koysun ve günahlarınızı bağışlasın...” (33/Ahzâb, 70-71) “Acı da olsa doğruyu söyle...”



“Yalandan da sakının. Çünkü yalan, imana aykırıdır.” (Keşfu’l Hafâ, 1890, 865)



Güzel söz, faydalı olan sözdür:



“Allah'a ve âhiret gününe iman eden kimse, ya hayır söylesin veya sussun.” (Et-Tâc, 5/183).



Kur’an’da gerçek mü’minlerin faydasız, mâlâyani konuşmalardan kaçındıkları belirtilir:



“Gerçekten mü’minler kurtuluşa ermiştir. Onlar ki, namazlarında huşû içindedirler. Onlar ki, boş ve yararsız şeylerden yüz çevirirler...” (23/Mü’minûn, 1-3)



“Kendisini ilgilendirmeyen mâlâyaniyi (faydasız söz ve işleri) bırakması, mü’minin müslümanlığının güzelleşmiş olmasındandır.” (Et-Tâc, 5/186)



Güzel söz, sevindirici sözdür:



“Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız. Müjdeleyin (sevdirin), nefret ettirmeyin.” (Mişkâtu’l Mesâbih, hadis no: 3722)



“(Sevdirici ve sevindirici) tatlı söz (muhâtaba  verilmiş)  bir  sadakadır.”  (Keşfu’l Hafâ,  hadis  no: 1947).   



Güzel   söz,  muhâtabın seviyesine uygun olan sözdür:



“(Rabbimiz tarafından) insanlara aklî seviyelerine uygun olarak konuşmakla emrolunduk.” (Keşfu’l Hafâ, hadis no: 592).  



Güzel söz, Allah'a dâvet eden ve sâlih amel işleyen, ben  müslümanım diyenin sözüdür:



“(İnsanları) Allah'a çağıran, sâlih (iyi ve güzel) iş yapan ve ‘ben müslümanlardanım’ diyenden daha güzel (ahsen) sözlü kim vardır?” (41/Fussılet, 33).



Sözde ihsân, sadaka vermekle eş tutulur:



"...Güzel söz sadakadır." (Müslim, Zekât 56; Tirmizî, Birr 36)



Konuşma yeteneği, insanlar için verilmiş değerlerin en önemlilerinden biridir. Bu kabiliyet ile insan, hemcinsleriyle anlaşma imkânına sahip olur. Toplum halinde yaşamak mecbûriyetinde olan insan, her gün defalarca bu yeteneğini kullanarak etrafında dost veya düşman halkaları meydana getirir. Hayatımızı İlâhî ölçülere göre sürdürmemizi emreden Yüce Allah, çevremizde dost kazanmamızın sırrını açıklarken şöyle buyurur:



“(İnsanları) Allah’a çağıran, sâlih/iyi ve güzel iş yapan ve ‘ben müslümanlardanım’ diyenden daha güzel sözlü kim olabilir? Hasene/güzellik, iyilik ile; seyyie/çirkinlik, kötülük bir olmaz. (Sen, çirkinliği/kötülüğü) en güzel olan şeyle uzaklaştır; o zaman (bakarsın ki) seninle arasında düşmanlık olan kimse, sanki sıcak bir dost oluvermiştir.” (41/Fussılet, 33-34)